
Yakında, yolmaktan başımda şaç kalmayacak. Çünkü bu olaylar karşısında söz bitiyor, söylenecek her şey söylenmiş. Ama yine de değişen bir şey yok. Acaba ne zaman resmi makamların gözleri açılacak, görevlerini yaparak, bu kadınların öldürülmelerini engelleyecekler.. Ya da, bu erkekler ne zaman bu kadınların tapusunu aldıklarını, onların sahibi olduklarını, o kadınların asla onları terkedemeyeceğini ve istedikleri zaman onların canını da, alabileceklerini düşünmekten vazgeçecekler?..
Bu erkeklere, kendilerini tanrının yerine koyabileceklerini kim söyledi?.. Hangi hakla bir kadının canını alıyor bu adamlar?. Gerekçesi, kadının onu terketmesi!. Çünkü bir adamla evlendiyseniz, asla onu bırakıp gidemezsiniz!.
Hatta evlenmeniz bile gerekmez, hayatınıza girmesine izin vermeniz yeterli, onun malı olmanız için!..Ya onunsunuz, ya da, toprağın!.. Bu acaip, bu trajikomik sloganın, hayata uyarlanmasıdır, bu cinayetler!..
Yarın veya önümüzdeki günlerde, buna benzer bir cinayet daha duyabiliriz. Çünkü dedim ya, bu ülkede hiç bir şey değişmiyor diye!. Resmi makamlar aynı!..Gözleri Kör, Kulakları Sağır.. Kendilerinden yardım isteyenleri korumak gibi bir düşünceleri yok.. Vurdumduymazlık sıradan hale gelmiş!..
Ve erkekler!! Onların değişebilecekleri konusunda hiç umudum yok.. Ne yazık ki, kendilerini, "Kadınların efendisi sanma özelliği", genlerinde var, sanırım...
O yüzden de, aynı olayı, bir kez daha duyarsak şaşırmayalım!, Şaşmamak ya da, öfkelenmemek elinizdeyse tabii.. Duygu ASENA "Kadının Adı Yok" demişti. Artık, "Kadının Canı da, Yok".... Görüşürüz.....
emel ben buna yorum göndermiştim.. ne oluyor?:)))
YanıtlaSilyine can alıcı bir konuyu duru bir anlatımla canevinden vurmuşsun yazmıştım.
YanıtlaSilEmel Hanım emeğinize sağlık...Yürek burkan bir durum bu...Ve devletin ısrarla seyirci kalışı; öfle uyandırıcı..
YanıtlaSil