Bir yandan da, öğrenmek, eğitim görmek için çılgınca bir yarışın içindedirler ve bu yarışın bitmesini beklerler sabırsızlıkla..
Dünyanın kendi etrafında döndüğünü zanneden insan, hep kendisi için bir şeyler bekler.. Sevgi, ilgi, beğeni bu beklenenlerden bir kaçı yalnızca.. Hepimiz çok sevilmek ve çok mutlu olmak isteriz.. İsteriz de, bunlara sahip olmak için hiç çaba sarfediyor muyuz. acaba?.. Sevgi dedim de; Papağanları bilir misiniz?. Bu rengarenk güzel kuşlar, sevgisiz ve ilgisiz yaşayamazlar.. Eğer sevgi ve ilgi görmezlerse, önce tüylerini yoluyor ve çırılçıplak kalıyorlar. Daha sonra da ölüyorlar; Evet ölüyorlar..
Ama, eğer sevilmek istiyorsanız önce sevmeyi öğrenmelisiniz.. İlgi görmek istiyorsanız da, kendi bencilliğinizden sıyrılıp, ilgi göstermeyi becerebilmelisiniz... Ne yazık ki, sevmeyi bilmeyen insanlar, sevgisiz, ilgisiz yaşamaya mahkum olurlar ve yaşamlarını çorak bir çölde, kuru bir dal gibi sürdürürler.....

Ve Mutluluk.. Herkes mutlu olmayı da, bekler, ama nasıl mutlu olunacağını, mutluluğun ne olduğunu bilmez.. İşte Godot bu beklenenlerin simgesidir ve hiç gelmez..
Yıllar ilerledikçe en önemli beklenti birdenbire sağlık olur.. Erken yaşlarda hiç önemsenmeyen, hiç özen gösterilmeyen sağlık, artık yegane beklentidir... Çünkü sağlık olmazsa o, sevgisiz, ilgisiz, parasız, mutsuz yaşamın uzun sürmeyeceği bellidir.. Ama, o zamana kadar yeterince saygı ve özen gösterilmeyen sağlık, artık beklentilere çok da, olumlu yanıt vermemektedir...
Şimdi beklenen tek bir şey kalmıştır... Ölüm!!...
O gelir!... Mutlaka gelir!... Ama onun da, ne zaman geleceğini bilemezsiniz... Yine, beklersiniz!!.... Görüşürüz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder