8 Temmuz 2011 Cuma

MEMLEKETİN BİRİNDEE BİR VARMIŞ MII?...


Dünyanın bir yerinde bir ülke varmış. Bu ülkenin bir de Devlet'i ve tabii ki, Devlet Kurumları varmış.. Ama bu Devlet "Karton"danmış. Doğal olarak kurumları da, "kesekağıdı"ndanmış..
O ülkedeki insanlar bekliyorlarmış, Devletleri ne zaman mukavva olacak diye! hani mukavva kartondan biraz daha dayanıklıdır ya!!..

Bu ülkedeki insanlar çok çile çekermiş.. Çünkü Karton Devletin Kesekağıdı kurumlarının birincil görevi, ülkede yaşayan insanlara eziyet etmek, yaşamlarını burunlarından getirmek ve neredeyse yaşadıklarına, dünya'ya geldiklerine pişman edip, onları canından bezdirmekmiş..
Bu insanlar o kesekağıdı kurumlardan hangisine gitse mutlaka horlanır, incitilir, hakaret görür, aşağılanır, rencide edilir yani perişan olması için elden gelen her şey yapılırmış.. Üstelik insanların hiç bir işi de, olması gerektiği gibi, ya da, zamanında olmazmış..
Bu kesekağıdından kurumlarda görev yapanlar, asli görevlerini yapmak için vatandaştan (kibarca hediye) yani rüşvet almayı gelenek haline getirmişler, o görevi yapmak için Karton Devlet'ten maaş aldıkları halde!..
Daha da, acıklısı, bu kesekağıdı kurumlar birbirlerine kesinlikle güvenmezmiş. Birinin yaptığına diğeri inanmaz, kabullenmezmiş. Hal böyle olunca da, vatandaş ne yapacağını şaşırır, isyan eder, bağırır, çağırır ama yalnızca sinirlerini bozduğuyla, üzüldüğüyle kalırmış. Çünkü bu kesekağıdı kurumlar aslında hem kör hem de, sağırmış..

Bu ülkede yaşayan bir de, Anne varmış ve bu Annenin canının yarısı Oğlu.. Oğul, bu karton devletin kesekağıdı hastanelerinden birinde doğmaya çalışırken, kendisine yardımcı olması gereken, kağıttan Doktorun hatası yüzünden, yaşamını "zihinsel engelli" olarak sürdürmek zorunda bırakılmış..
O nedenle de, Karton Devletin Hastanelerinden alınan heyet raporlarıyla, Mahkemelerinden alınan hakim kararlarıyla, Malul Yasası kapsamına alınmış.. Ama yine de, bu oğul için ne yapılmak istense, Meselâ Askerlik, Velayet, Sağlık Karnesi v.s. gibi, her seferinde tekrar, tekrar engelli olduğunun belgelenmesi isteniyormuş.. Örneğin, O kesekağıdı kurumlardan birisi, verdiği sağlık karnesi için her beş yılda bir yeniden Heyet Raporu talep ediyormuş. Sanki oğul düzelecek, iyileşecekmiş gibi.. Bu akıllara ziyan isteği anneye ilk ilettiklerinde, söyleyen acaip görevliye şöyle demişti: "Bence siz kendiniz gidin bir muayene olun, kafanızın içinde beyniniz var mı? diye bir baksınlar".. Çünkü daha önce Karton Devletin Hastanelerinden alınan heyet raporları hep hiçe sayılıyor, yeniden ve yeniden, oğul ve annesi hastanelerde sürüm sürüm süründürülüyormuş..

Derken, birgün aniden oğul babasını kaybetmiş ve Karton Devletin Yasaları gereği hakkı olan babasının maaşını bağlatmak için velisi olarak annesi kesekağıdı kurumlara başvurmuş. İşte ondan sonra inanılmaz bir süreç başlamış. Kesekağıdı Kurumlar Anneyi canından bezdirmek ve bu talebinden vazgeçirmek için akıl almaz şeyler yapmışlar.. Bunu bir şekilde ifade de, etmişler, "Eee Kolay mı? Para vereceğiz" diye.. Sanki ceplerinden verecekler!..Yaaa! aynen böyle.. Oğulun herşeyi yasal belgelerle ortada iken, bir kez daha engelli olduğunun belgelenmesi istenmiş ve kesekağıdı kurum onları bir hastaneye göndermiş... Eziyet bir daha başlamış böylelikle..

Anne bu duruma kızmış, üzülmüş, isyan etmiş ama gidip denileni yapmaktan başka çare yokmuş.. Gitmişler ve yoğun uğraşlardan sonra istenilen raporu almışlar.. Tam, "Ohhh çok şükür bitti, Heyet Raporunu aldık" derkennnn, kesekağıdı kurumdan gelen bir yazı bardağı taşıran son damla olmuş.. Ortada akıl ve fikir tutulmasına uğranılan bir durum varmış çünkü.. Nasıl bir garabetmiş, sözkonusu olan, biliyor musunuz?? Bu kurum kendi gönderdiği hastaneden alınan raporu, neden bilinmez yok sayıp, başka bir hastaneden, başka bir rapor daha alınması gerektiğini söylemekteymiş gönderdiği yazıda.. İşte olan buymuş.. Düşünebiliyor musunuz? Bir Devlet Hastanesinde değişik uzmanlık dallarında yaklaşık on hekim bir rapor veriyor ve nedense oraya sevkeden kurum bu raporun üstüne, başka bir hastaneden, başka bir heyet raporu daha istiyor!!..
Bunun adı nedir?, İnsanları perişan etmek, canından bezdirip, yapmak istediğinden vazgeçirmek olabilir mi, acaba?.. Anne öfkesinden, isyanından saçını başını yolmuş ama neye yarar??.. Hastanelerde çekilen bütün eziyet ve sıkıntı yeniden, yeniden başlamış.....
Bu reva mıdır?. Engelli bir çocuğa ve onun annesine bu acı neden çektirilir?..
Şimdi anladınız mı, Neden bu ülkenin devletinin kartondan, kurumlarının da, kesekağıdından olduğunu söylediğimi?..

Yine bu Ülkede, bir Gazetenin bir Köşe Yazarı varmış. Ülkenin adını vermeden hergün Gazetedeki köşesinden olan biten haksızlıklara, kötülüklere veryansın edermiş.. Birgün, bazılarının canını fena halde sıktığı için, Kolluk Kuvvetleri tarafından alınmış ve sorgulanmaya başlanmış.. Komiser son derece kızgın bir şekilde bağırmış:
-Neden hergün ülkeyi eleştiriyorsun, kötülüyorsun?.. Yazar cevap vermiş:
-Efendim ben bu ülkeden bahsetmiyorum ki, Benim kızdığım, kötülediğim ülke Patagonya!.. Komiser alaycı bir şekilde gülümsemiş ve şöyle demiş: -Hadi canım sende.. Ben anlamaz mıyım, senin hangi ülkeden bahsettiğini!..
Sizde anladınız değil mi? Hangi ülkeden bahsettiğimi!!....     Görüşürüz..

4 yorum:

  1. Emel,ne diyebilirimki yaşadığı gerçekleri bu kadar mükemmel dile getiren canım arkadaşım.
    Bence sen yazar oldun artık.Sıra öykülerin bir kitap oluşturacak sayıya geldiğinde onları bastırmak...Kalemine,yüreğine sağlık.

    YanıtlaSil
  2. Bir varmış, bir yokmuş. Patagonya denen ülkede tüm bu sıkıntılara göğüs geren annenin oluşturduğu sosyal gurupta onunla tanışan bir yerden bitme adı ayın aydınlık yüzü anlamına gelen bir kadın varmış. Farklı şekillerde Patagonya denen ülkede benzer sorunları o da yaşamış. Demiş ki o anneye "her zaman ve koşulda yanındayım, unutma.Yüreği kocaman olan insanlara yaşamında yer vardır daima". Sevgilerimle

    YanıtlaSil
  3. Ellerine sağlık canım arkadaşım.

    Patagonyadan ayşe :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ayşe'm, çok teşekkürler.. özlediğim, kalbimde taşıdığım bin yıllık arkadaşım.. varolasın.. Patagonya'ya selamlar. :)))

      Sil